İslam dini için büyük bir öneme sahip olan Kurban Bayramı 16 Haziran Pazar günü başlayacak. Kurban kesmenin şartları ve yükümlülüğü de bu ibadeti yerine getirmek isteyen kişilerce merak ediliyor. Diyanet “Kurban kesmek kimlere farz?” sorusu ile ilgili fetvasını açıkladı. Kurban kesmek, İslam’da önemli bir ibadet olup özellikle Kurban Bayramı’nda yerine getirilir. Bu dini pratiğin amacı, Allah’a yakınlık göstermek ve O’na teslimiyeti simgelemektir. Ayrıca, kurban etinin bir kısmı ihtiyaç sahiplerine dağıtılarak toplumsal dayanışma ve paylaşım ruhu güçlendirilir. Peki, Ailede kurban kesmek kime düşer? Kimler kurban kesmekle yükümlüdür?
KURBAN KESMEK KİMLERE FARZ, KİMLER KURBAN KESEBİLİR?
Diyanet’e bağlı Din İşleri Yüksek Kurulu tarafından yapılan açıklamaya göre; Kurban kesmek, akıl sağlığı yerinde, büluğa ermiş, temel ihtiyaçları ve borçlarından başka nisap miktarı mala sahip olup seferi olmayan her Müslümanın yerine getirmekle yükümlü olduğu malî bir ibadettir. Bu malın artıcı (nâmî) olup olmadığına ve üzerinden bir yıl geçip geçmediğine bakılmaz. Buna göre yukarıda zikredilen şartları taşıyıp, temel ihtiyaçlarından ve borcundan başka 80,18 gr. altın veya değerinde para ya da eşyaya sahip olan kimselerin kurban kesmesi gerekir.
KURBAN KESMEKLE YÜKÜMLÜ KİŞİLER
Kurban kesmek İslam dininde belirli şartları taşıyan Müslümanlara farz kılınmış bir ibadettir. Genel olarak, kurban kesmenin farz olduğu kişiler şu şekilde sınıflandırılabilir:
*Müslüman olmak: Kurban kesmek, yalnızca Müslümanlara farz olan bir ibadettir.
*Mali gücü yeterli olmak: Kişinin kurbanlık hayvan satın alacak maddi güce sahip olması gerekmektedir. İslam alimlerinin çoğunluğuna göre, kişi asgari ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra sahip olduğu fazla malın bir kısmıyla kurbanlık hayvan alabilecek durumda ise kurban kesmesi farzdır.
*Baliğ ve akıllı olmak: Kurban kesme yükümlülüğü, akli dengesi yerinde olan ve ergenlik çağına ulaşmış (baliğ) kişilere farzdır.
AİLEDE KURBAN KESMEK KİME DÜŞER?
İbadetlerde yükümlülük ve bu yükümlülüğün bir neticesi olan ceza ve mükâfat bireyseldir. İslâm’a göre aile fertleri arasında mal ayrılığı esası vardır. Yani ailenin her bir ferdinin kendisine ait malı olabilir. Bu itibarla aile fertlerinden karı, koca ve yetişkin çocuklardan kimin borcu ve temel ihtiyaçları dışında 80.18 gr. (20 miskal) altını veya bu miktar altın değerinde parası veya nâmî (artıcı) olmasa bile nisaba ulaşan fazla malı ve eşyası varsa, o kimse zengin sayılır. Aile fertlerinden bu şartları taşıyanlar, fıtır sadakası vermekle mükellef oldukları gibi Kurban Bayramı’nda da Hanefîler’e göre kurban kesmekle yükümlüdürler (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, 6/312-316).
Şâfiî mezhebine göre ise aile için bir kurban kesmek sünnet-i kifâyedir. Dolayısıyla aileden birisinin kurban kesmesi ile hepsi için sünnet yerine gelmiş olur (Nevevî, el-Mecmû‘, 8/384; Şirbînî, Muğni’l-muhtâc, 6/123). Bu görüş asgarî derecede nisâba sahip olan aileler için daha uygundur.